18 Mart 2019 Pazartesi

2019 Mart Ayı İzlenenler

______________________________________________________________________________
______________________________________________________________________________

2019 MART AYI ÖZETİ
______________________________________________________________________________
______________________________________________________________________________

   
       
   
      

   

   

______________________________________________________________________________
______________________________________________________________________________



 Dogman

Küçük bir kasabada, köpeklere bakım yaparak geçimini sağlayan Marcello'nun girdiği yasa dışı işleri, nazik tavrı yüzünden eline yüzüne bulaştırmasını konu alıyor film. Her şeyi sevgi ile çözebileceğine inanan Marcello'nun ilk sahnede salyalar saçarak saldırganlaşan bir köpeği ehlileştirmesi ile başlıyor hikaye. Aslında olacakları da bir nebze bu sahne anlatıyor. Zaten filmin en önemli sahnesi de bu. Marcello'nun dünyanın naifliğine aldandığı pembe tablo birden karanlık bir atmosfere dönüşüyor ve karakterin nasıl iyiliğini kaybettiğine doğru ilerleyişini görüyoruz. Psikolojik açıdan inanılmaz bir veri sunmuyor bizlere ancak fikir ve uygulama gayet yerli yerinde. 
Film aldığı ödülleri ve alamadığı ödülleri hak etmiş, yani tam kararında fakat başyapıt olamayacak bir konuma yerleşmiş. Marcello Fonte'nin oyunculuğuna alıştığınızda keyif almaya başlıyorsunuz ve içselleştirebiliyorsunuz. Eğer saldırgan ve hayvani özellikler taşımıyorsanız. Güzel bir film olduğunu düşünüyorum. Yoklukta iyi bir seçenek.





➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤
➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤


 It's Only the End of the World

Öncelikle kadroya bir göz atmanızı rica ederim. Vincent Cassell, Marion Cotillard ve Blue is the Warmest Color'da çıkış yapan Lea Seydoux. Şampiyonlar Ligi'nin ikincil tarafından gelen bu kadroya Gaspard Ulliel ekleniyor. Bütün bu kadroyu toparlayan isim ise, o yıl 27.yaşını kutlayan Xavier Dolan. Çok cesur bir işe atılıyor, 2-3 mekan ve boooolca diyalog ile neredeyse 1,5 saatlik filme 3 saatlik diyalog yazıyor. Film konu olarak öleceğini öğrendiğinde geçmişiyle yüzleşmek durumunda kalan bir adama odaklanıyor. Ancak karakterimizden daha çok aile bireylerini incelemek durumunda kalıyoruz. Bu Hasan Ali Toptaş'ın bir kitabında vardı. Hikaye bir adamın üzerine kurulu fakat o adamı anlatmıyor :) Bu filmde de o his vardı. İletişimsizliğin, aile denilen dipsiz kuyunun anlatımı gayet güzeldi. Bazı yerleri sıkıcı olsa da, Vincent Cassel müthiş bir rol çıkarmış. Tamamen gerçek bir kişiliğe bürünmüş. Xavier Dolan sinemasına adım atmak için iyi bir başlangıç olabilir bu film.




➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤
➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤


Transit

Anna Seghers'in bir kitabından uyarlanan Transit, Nazi döneminde mülteci konumuna düşen ve ülkeyi terketmek için transit geminin peşinde vize arayan bir adamı konu alıyor. Nazi dönemi diyoruz ancak bu tam bir dönem filmi değil, kıyafetlerden, araçlara kadar modernize olmuş bir dönemden bahsediyoruz. Kısaca yıllar arasında transit geçiyoruz. Günümüzde bu tarz olayların olması yadırganmaz diyerek sanki geçmiş ile şimdinin bir birleşimi bir dünya yaratılmış. Benzerlerinin aksine, askerleri pek görmüyoruz filmde. İşkence ve o baskıcı sahneler yok. Hatta renkler canlı, hava günlük güneşlik. Fakat yine de o faşist rejimin etkisini hissedebiliyorsunuz. Film bu anlamda çok başarılı.
İlk yarısında Joaquin Phoenix'e benzeyen abiyi tanıyoruz. Phoenix olmadığını 20.dakikada öğrendiğim Franz Rogowski, güzel bir oyunculuk çıkarmış, zaten film ikinci yarısında alıp götürüyor sizi. Akıcılık durumundan bence ortalamanın üstünde. Sinematografi anlamında da gayet güzeldi, bir çok anlam yükleyebileceğiniz fotoğraf sunuyor film size. Bir Cold War olmasa da bir tık altında yer alan, savaşın soğuk yüzünü gösteren fakat umuda dair güzel düşünceler oluşturabilecek kaliteli bir film. Bence puanını hak etmiyor. Bu anlamda underrated kalmış gözüküyor.




➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤
➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤



Puzzle

Puzzle ayağına muhtemelen Hintli olan zeki ve zengin adamın, cahil ve bir o kadar da kezban olan kadını etkilemesi olarak özetleyebilirim filmi. Alt metinlerde güzel ve saklı mesajlar olsa da işleniş bakımından yanlış yönlendirmeler bulunan bir film Puzzle. Bulmaca üzerinden hayatınızın bağlandığı tesadüflere hem dini inançlar hem de sosyal meseleler ile anlamlar yüklemeye çalışılsa da, bence eğitim-eğitimsiz ilişkileri konusunda bir iki trak verilebilirdi. Sonuç olarak muazzam olmasa da film yokluğunda güzel gidebilecek bir film olarak önerebilirim.






➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤
➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤



Durante La Tormenta

Netflix'in bağıra çağıra reklamını verdiği filmlerden çok daha güzel, Oriol Paulo imzalı bir film. Oriol Paulo'nun tüm filmleri sürpriz sonu ile beyin yakan cinsten olduğu için fazlasıyla severim. Normalde de yeni filmi çıkmış mı diye takip ederim fakat bu sefer gözden kaçmış. Hem de Netflix yapımı olmasına rağmen. Bir de Casa de Papel'in profesörünü oyuncu kadrosunda barındırmasına rağmen. 
Yine güzeldi, anlamsız gelen, önceden tahmin edilen bir çok yeri vardı ancak filmin bütünlüğünü bozmadı. Yine gerilimi üst düzey bir film çıkmış ortaya. Adriana Ugarte de çok güzel gözüküyordu. :) 




➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤
➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤


Instant Family

Bir komedi filmi için güzel yorumlar gelmesi nedeniyle altyazısı düşer düşmez izlemeye koyuldum. Film övgüler kadar var. Samimi oyunculuklar, Wahlberg'in tuhaf ciddi-komik katkısı, çocukların sempatikliği nedeniyle beklediğimin üstünde bir film çıktı. Gözleriniz dolu biçimde kahkaha atmak istiyorsanız izleyin. Hatta film izlemek istiyorsanız bile yeterli sebep bu filmi izlemek için. Tam bir aile filmi. Neden izledim diyen birisi çıkmaz herhalde. Hatta sonlara doğru oluşan duygusal havadan bile olumlu beslenmiş film ki çoğu bu duygusallığı sonuna kadar kullanır. 
Çok başarılıydı, açın bugün izleyin, geciktirmeyin.





➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤
➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤


The Kindergarten Teacher

Jake Gyllenhaal'in en az kendisi kadar yetenekli kardeşinin ortalama üstü bir performans sergilediği Anaokulu Öğretmeni filminde, Maggie Gyllenhaal şiire yetenekli bir çocuğun üzerinden kendi hayatındaki sıkışmışlığı çözmeye çalışan bir öğretmeni canlandırıyor. Entelektüel bir hayatta mutlu olabileceğini anlayan öğretmenimiz, kendi sıradan hayatını değiştirme yolunu da başkalarının özgürlüğünü kısıtlayıcı biçimde yaparak bizi paradoksa sokuyor. Film finale kadar normal bir Netflix filmi gibi ilerlerken final sahnesinde verilen mesajlar ile festival filmi hüviyetine form değiştirerek giriş yapıyor. 




➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤
➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤


6 Years

Ayrı karakterlere sahip (ama bir karaktere sahip) ergenlikten çıkmış iki gencin hikayesini anlatmakta film. Çatışma, erkeğin güç isteği, kadının ise özgürlük arayışı ile verilmiş. Gerçekçi ve güzel bir hikaye aslında. Fakat, yönetmenlik faciasına uğramış gibi çoğu zamanı sıkıcı olarak geçti. Oysaki bir çok yan karakter ve olayı etkileyebilecek duygu anlatımları mevcuttu. Eğer uzun bir ilişkiniz var ise ve mutsuzsanız izleyin :) İyi gelebilir size bu film.





➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤
➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤






➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤
➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤








➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤
➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤










➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤
➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤






➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤
➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤










➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤
➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤




➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤
➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤




➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤
➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤


BONUS


______________________________________________________________________________
______________________________________________________________________________

Dizi Günlüğü
______________________________________________________________________________
______________________________________________________________________________




After Life

İkinci sezonunun gelip gelmeyeceği henüz belli olmayan (ya da benim bilmediğim) dizi Ricky Gervais'in realist bakış açısı ile bir yeni yaşam hikayesi. Karısını kaybettikten sonra hayatta mutluluk anlayışının başkaları üzerinde gerçekleştirdiği ego tatminleri ile gerçekleştiren huysuz bir karakteri canlandıran Gervais, muhtemelen gerçek hayattan bolca beslenmiş. Kendinizi içselleştirebileceğiniz o kadar alan var ki. Üstelik 30 dk x 6 bölüm gibi kısa bir dizi olmasına rağmen. Dizinin sonlarına doğru ise önermeler ve mesajlar gayet güzel ve umut verici. Bir oturuşta bitirebilirsiniz. Boş bir vaktinizde göz atın bence.




➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤
➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤










➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤
➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤





➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤
➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤



OCAK-ARALIK İZLENEN FİLM ÜLKELERE GÖRE DAĞILIMI




2019 OCAK-ARALIK İZLENEN 
FİLMLER & DİZİLER & SAHNE SANATLARI



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder