29 Haziran 2020 Pazartesi

2020 Temmuz Ayı İzlenenler

_________________________________

2020 TEMMUZ AYI ÖZETİ
_________________________________
   
        

      

      




_________________________________



Love

Gaspar Noe sinemasına aşina olmayanların pornografik film olarak değerlendirdiği, aşina olanları da ikiye bölen bir film Love. Yorumları okuduktan sonra daha sert bir film beklerdim ancak insanlar sanki kendi ilişkilerinde seks yapmıyormuş gibi bunun perdede gösterilmesine karşı gelmişler. Noe sinemasında sekansların uzunluğu rahatsız edici boyutlara gelebiliyor, bunu da yadsımıyor zaten. Hatta ilk kez bir filminin içinde neden filmi çekildiğine dair de göndermesi var. Cinselliğin duygusal boyutları denilmiş ki bence aşama aşama da verilmiş. Hatta bir söz çok doğruydu. Aşk, asla gitmek istemediğin bir ortam gibi. Bu yüzden de doyumsuzluklar ve arzularla baş edebilenler aşık kalıyor. Ben filmi beğendim. Gaspar Noe'nin yeni bir şeyler deneme hissini de takdir ediyorum. Sadece aralara serpiştirdiği kendisine dair atıflar pek iyi değildi. Nereden bir şey bulsam da senaryoya dahil olsam gibiydi. Basit kaçmış. 





➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤






Sivas

Kaan Müjdeci'den tertemiz bir iş. Bozkır'ı tamamen hissedebileceğiniz doğal bir film. Erk mücadelesi bir çocuğun gözünden o kadar güzel anlatılmış ki. Anadolu'da erkeklerin tutunacağı en büyük dal olan "Güç" meselesini bir köpek üzerinden anlatmak gayet yerinde. Dinamik çekimleri ile birlikte fotoğraf karesi yakalamak değil, yaşamın ta kendisini anlatmayı hedefleyen Müjdeci, etkileyici bir film ile başlangıcını yapmış. Benim "The Selfish Giant"tan sonra gördüğüm en iyi çocuk performansıydı. Yaşanılan coğrafyanın, aldığımız yaşların üzerine neleri kaçırdığımız ya da hiç bilmediğimiz hayaller hakkında harika bir anlatım. Neşet'in anılması ise son dokunuş. Ben çok beğendim. 






➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤




Rialto

Baskıcı babasını kaybettikten sonra, durduk yere gelen bir hissiyat ile para karşılığı ilişkiye giren hemcinsi ile birlikte olmak isteyen bir adamın öyküsü Rialto. Bir eşcinsellik bakışından öte psikolojik travmaların dışavurumu ile alakalı yarı sert bir film. Mahrem bir ilişkinin alakasız iki karakterin hayatlarını etkilemesi durumu bir kibritin yavaş yavaş ormanı yakması gibi ele alıyor. Sadece hikayeyi ele alış biçimde bu alev kor halini almıyor ve köz gibi kalıyor. Hikaye anlatımındaki belirsizlik karakterlerden rol çalmışçasına tüm film boyunca nüfuz ediyor ve bana göre ritmi bozuyor. Nedensiz bir dürtünün nedenini açıklamayı, en azından anlamamızı çalışmayı denemektense, olayları göz önüne dökmek filmi bir üst noktaya çıkaramamış. 








➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤




The Old Guard

Netflix'in ortalama seyirciye hitap eden filmlerine bir yenisini eklediği, orta bütçeli bir aksiyon macera filmi olan The Old Guard, temelini fantastik bir hikayeye barındırarak bir nebze sıyrılmaya çalışıyor ama nafile. Amerika insanının hiçbir zaman anlayamayacağını düşündüğüm Orta Doğu tasviri yine saçma sapan biçimde ele alınıyor ve yakın bölgede yaşayan biri olarak bana hiç inandırıcı gelmiyor. Fantastik hikaye ilgi çekici ancak işin kanıt aşamasına girdikleri için yine inandırmaya çalışma çabası iyi niyetten öte salaklığa dönüşmüş. Kötü bir hamuru, un misali toparlayan Charlize Theron bile kurtarmaya yetmemiş ancak yüzüne tükürülmeyecek kıvama getirmiş. Bir de 2.filme yol açmışlar ki eyvahlar olsun. Vaktiniz çoksa izlemeye değer görebilirsiniz. Benim vaktim çoktu. İzledim, pişmanım.





➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤







➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤




Ida

Rahibe olmasına az bir süre kala teyzesinin yanına giden Ida, ailesiyle ilgili bir sırrı öğrenerek onların peşine düşer. Bu yolculukta da farkındalığı artmakta ve teyzesinin yaşamına dair, bir çok detayı öğrenmektedir. Din ve Polonya aynı filmde buluştuğunda soğukluk direkt olarak seyirciye geçmekte. Pawlikowski'nin her karesini özenle bezediği film ciddi bir şekilde Leh sinema tarihinde yerini alıyor. Sahnelerin tabloları olsa evinize hiç şüphe etmeden asabilirsiniz. O denli etkileyici açılar seçilmiş. Kadrajın, filmin başında yukarıda olduğu (karakterlerin ekranın alt tarafında yer aldığı) kısımlardan, aşağıya doğru inmekte olması; yönetmenin bilinçli seçimi midir bilinmez ama hikayeyi anlatırken, insanın farkındalık yolculuğunu özetler nitelikte. Aldığı ödülleri sonuna kadar hak eden bir film.





➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤






Yozgat Blues


Hiç politik doğruculuk yapamam, Yozgat'ı hepimiz, ülkenin IQ fakiri bir ili, taşranın en dibi olarak tanıyoruz. Film de ülkede mizaha en çok malzeme veren ili olan ilde, blues yapmanın sancılarını anlatan bir duygudurum ile yola çıkıyor. Bir kadın etrafındaki 3 erkeği konu alan film. Taşranın cinsel açlığını, kalitesizliğini ve kendi içindeki yaşamında dehlizlerde boğulmayı bize gösteriyor. Kitlelere hitap eden bir sinema eleştirmeni bu sözleri yumuşatarak söyleyebilir ancak yapımcısından oyuncusuna kadar bu konunun böyle olduğunun farkında. Film aslında kara komedi. Karakter şahsına münhasır ilerlemekte. Kadın karakterin albenisinin zayıf olması müthiş bir ahenk getirmiş. Ercan Kesal'i mizacının dışında rolde görmek çok güzeldi. Nadir Sarıbacak ve Tansu Biçer yerinde bir oyunculuk sergilemiş. Çok güzel bir fikir daha da kara komediye kaçabilirmiş ancak yine de Türk sineması için gayet oturaklı bir yerde.  





➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤





➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤




➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤



➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤





➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤






➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤

BONUS




Late Shift

İnteraktif filmler, sizin tercihinize göre şekillenen, seçtiğiniz duruma göre farklı sonlarla biten bir deneyim yaşatıyor. Bu tarz işlerin geçen sene Netflix yapımı Bandersnatch ile birlikte iyice ayyuka çıktığı zamandan çok daha önce Late Shift çok daha sade, grift olmayan yapısı nedeniyle sizi daha kolay içine çeken bir hikaye ile birlikte gerçekten gerilimi de yaşatarak bir seyir zevki yaşatıyor. Seçimlerinizin farklılığını görmek için tek sefer bitirmek yetmiyor. Filmde 7 farklı son olduğu belirtilmiş. Ben ilk izlediğimde 64 karar ile birlikte bana göre ne iyi ne kötü bir son ile filmin sonuna gelebildim. %30 civarında hiç görmediğim sahnenin olduğunu da belirtti. Aslında bu tarz bir interaktif işte, tek seferde %70'ini açabilmek çok da tatmin edici değil, muhtemelen bir çok konuyu aynı akışa bağlamışlar algoritmada diye düşünüyorum. Yine de Bandersnatch'in birbiri içine geçen kararlarındaki sası hissiyat yok. Gerçekten işlerin farklılaşabileceğini hissediyorsunuz.




➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤







➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤


___________________________________________

Dizi Günlüğü
___________________________________________



Çıplak

Instagram'da yayınlanması düşünülen 8 bölümlük mini dizi Çıplak, BluTv'nin satın alması ile birlikte platformda 4 hafta boyunca 2'şer bölüm yayınlandı. Türkiye'de benzeri görülmemiş bir konu ile dizi çekilmesi güzel bir adım. En azından fahişelik üzerine yapılmış Atv'de yıllar önce yayınlanmış adını hatırlayamadım bir dizi dışında, ben hatırlamıyorum. Çekimler telefonla yapılmış ve genellikle dar mekanlar kullanılarak telefon çekimlerinin dezavantajı engellenmiş. Beni rahatsız etmedi. Oyuncu seçimleri de gayet yerinde fakat gittikçe derinleşmesi gereken aşk hikayesine inanmadım. Bu konuda bana göre bir eksiklik var.

+ Kısa sürede konunun sündürmeden anlatılması

+ Cesur sayılabilecek bir iş olması
+ Kadın oyuncuların performansları
+ Cinsellik tabularını yıkması

- Erkek oyuncu performansları
- "Genişlik" kavramının normalleştirilmesi
- Konunun derinleşememesi




➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤





Ramy

Mısır ve Filistin'li bir ailenin oğlu olan Ramy'nin Amerika'da yaşadıklarını anlatan dizi, hem din eleştirisi, hem de milliyetçilik eleştirileri getiriyor. Aslında rahat bir ortamda yaşamasına ve göçmenliği nedeniyle pozitif yönde dikkat çekmesine rağmen dini kurallara bağlı kalma hissiyatı nedeniyle hem kendi ırkından hem de çevresi tarafından baskı gördüğünü düşünmesi nedeniyle bir tezatlık oluşuyor ve komedi unsuru da burada başlıyor. Dizi ilerleyen bölümlerde karakterleri sevdirdikçe kendisini izlettirmeye başlıyor ve kısa sürede sezonu tamamlıyorsunuz. Özellikle müslümanlık konusunda oldukça tarafsız bir gözle eleştiri getirmişler. Bir çok bölümde yaşananlar Ortadoğu ülkelerinde sıkça görülebilecek kesitleri içeriyor. Ayrıca Ramy'nin Mısır'a gittikten sonraki hayatı da gayet eğlenceli ve ters köşe idi. Hiç duymamış olanlara tavsiye ederim. 

+ Diyaloglar, Ramy karakteri
+ İslam eleştirisi
+ Göçmenlik kavramı

- Ramy'nin fazla saf olması




➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤





➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤


OCAK-ARALIK İZLENEN FİLM ÜLKELERE GÖRE DAĞILIMI





2019 OCAK-ARALIK İZLENEN 
FİLMLER & DİZİLER & SAHNE SANATLARI








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder