Bir Jarmush filmi olan Stranger Than Paradise (Cennet Öte) 80'ler ruhunu anlatan bir hipster akım ürünü olarak göze çarpıyor.
Film Eva'nın Macaristan'dan Amerika'ya gelmesiyle başlıyor. Eva ülkesinde yaşamaktan sıkılmış, ne istediğini bilmediği halde yeni heyecanlar arayan bir genç profili çiziyor. Daha önce tanımadığı Wille'nin evinde kalmaya başlamasıyla da her iki karakterin yabancılaşma süreçlerini görüyoruz.
Film tam anlamıyla bir ıssızlık filmi. Hayatta hiçbir amacı olmadan yaşayan Wille ve en yakın arkadaşının Eva'nın gelişine verdikleri tepkilerden yola çıkarak, bu yabancılaşma sürecini en ince sekanslarla birlikte şahit olma şansına erişiyoruz. Eva, sonuç olarak sıkılıyor ve evi terkediyor. Willie ise kendisine bile itiraf edemezken Eva'yı çok özlediğini düşünüyor ve arkadaşıyla birlikte onu ziyarete gitmek için yola çıkıyorlar.
Konu son derece basit ve hiçbir yere bağlanmıyor. Jarmush sevenler bilir, konu bir yere bağlanmadan da keyifli bir şekilde filmi noktalayabilirsiniz.
Nitekim Stranger Than Paradise da bu durum gerçekleşiyor ve sizi hiç boğmadan fikrini yerleştiriyor.
Benim filmi sevmemde ve tavsiye etmemdeki en büyük etken sekansların yalın ve sevimli olmasıydı.
Hiçbir sahne gereksiz gelmedi ve karakterleri anlatabilmek için mümkün olduğunca sadeleştirilmişti.
Bağırmadan derdini anlatan filmler kategorisine rahatlıkla girdi.
Tek başınıza veya arkadaşlarınızla izleyebileceğiniz ve bence izledikten sonrada hiçbir tartışmaya girişmeden izlediğinize memnun olacağınız bir film olacaktır.
Not : Siyah-beyaz çekilmiş olması filmin etkisini artıran bir unsur. Göle ziyarete gittiklerinde beyazdan başka birşey gözükmemesi, karakterlerin yalnızlıklarından kurtulmak istediklerinin bir kanıtı. Son sahne ise zaten herşeyi özetliyor. Ne oldu böyle şimdi? diyerek kalıyorsunuz.
Oyunculuk : 7
Seyir Zevki : 7,5
Merak Hissi : 8
Konu : 6
Müzik : 9,5
Imdb Puanı : 7,6
Genel : 7,6
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder