Zweig, Avusturya'da doğmuş zengin bir ailenin çocuğudur. Felsefe okuduktan sonra dünyayı gezmektedir ve dünya savaşı sırasında Almanların yaptığı soykırımlardan nasibini alarak sürgüne uğramıştır. Bu psikolojide yazdığı Satranç kitabı ününe ün katmış ve kitabı yazdıktan hemen sonra karısı ile birlikte intihar etmiştir.
Sırf bu nedenle bile eserin daha yavaş ve anlayarak okunması gerekiyor. Satranç bir sistem eleştirisi olarak karşımızda yer alırken hırsların ve kibirin hayattaki yerini de sorgulatıyor.
Bir gemide kurgulanan hikaye, yenilmez satranç oyuncusu Czentovic ile Satranç'ı tutsak edildiği bir hücrede çözen Dr. B. kapışmasını anlatır.
Kibiri temsil eden Czentovic, alaycı ve burnu havada bir oyuncudur. Dr.B. ise hırsı ile beynini ikiye bölmeyi başarabilmiş şizofrenik belirtiler gösteren bir karakterdir.
Okudukça karakterlerin derinliğine inecek, Dr.B.'nin hayatını okurken dehlizlerde kendinizi kaybedeceksiniz.
Can Yayınları, En iyi çeviri bu yayın evinden.
Türkçe (orj dil Almanca), İstanbul 2000
71 sf. - 3.Hamur - Ciltsiz - 13x20 cm
6,08 TL - idefix
Aldığım notlar ise şöyle ;
# Bilindiği gibi yeryüzünde hiçbir şey insan ruhuna "hiçlik" kadar baskı yapmaz.
# Kendini tanıtmadan -"Kim olduğumu biliyorsunuz, sizin kim olduğunuz ise beni ilgilendirmiyor" demek oluyordu bu saygısızlık- profesyonellere özgü bir kurulukla gerekli düzenlemeyi yapmaya koyuldu.
Konu : Satranç tutkusunun zihinsel yansıması
Anlatım : Sade, kesintisiz ve akıcı
Merak Hissi : Çok Yüksek
Bilgi Düzeyi : Orta
Anafikri :
"Baskı ile oluşan ruhsal sağlığı koruyabilmek için aklın ölçülü biçimde zinde tutulması gerekir."
Sonuç :
"Akıl oyunları, hırs kapışmaları hikayelerinden hoşlanan kişilerin mutlak suretle beğeneceği bir eser."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder